Kimin icadı bu laflar?
Faruk BİLDİRİCİ
Popüler kültür avcılarının bulduğu
kavram ve sözlerin günlük literatürde yerleri sağlam
Ülkenin sert çelişkilerini anlatmak
için politikacılar, köşe yazarları, sanatçılar birer popüler deyim üretme
makinesi gibi çalışıyor. Bazıları sadece gündemi belirlemekle kalmıyor,
yaşadığımız durumu anlatma konusunda da cuk oturuyor. Sonra da o bulunan
kavram, uydurulan söz ya da yakıştırma dillere pelesenk oluyor. Peki hatırlıyor
muyuz ilk kimin ağzından çıktı. Kim hangi lafı hangi durumda etti, kulandığımız
en popüler sözcüklerin patenti kime ait?
ÖTEKİ TÜRKİYE
Serdar Turgut, Hürriyet'teki yazılarında
son beş aydır ‘‘Öteki Türkiye’’ deyimini tartışmaya başladı. Toplumun giderek
fakirleşen ve unutulan bu büyük kesimini ‘‘Öteki Türkiye’’ olarak adlandırdı.
Bu yazılar, büyük tartışma yarattı ve Turgut, kendisini eleştiren bazı
yazarlara da ‘‘televoleci ekonomistler’’ yakıştırması yaptı.
SİLAHSIZ KUVVETLER
Refahyol hükümetinin Başbakanı Erbakan'ın
Libya gezisiyle ilgili tartışmaların yoğunlaştığı sırada Hürriyet'in manşeti,
siyasi kulislerde yankılanmıştı. Ertuğrul Özkök, ‘‘Politika’’ köşesinde
20 Aralık 1996 günü ‘‘bir üst düzey komutan’’ın, ‘‘Bu defa işi silahsız
kuvvetler halletmeli. Sivil güçler, milletvekilleri, Meclis. Çözümü bu
güçlerde, bu plaftormlarda aramalı’’ sözlerini yazıyordu. Bu sözlerin sahibinin
o dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya olduğu dört yıl
sonra ortaya çıktı.
2.CUMHURİYET
Bu deyim, Türkiye'de ilk kez 27 Mayıs
1960 hareketi sonrasında ortaya atıldı; askeri darbenin liderleri amaçlarını
‘‘İkinci Cumhuriyeti kurmak’’ olarak açıkladılar. Deyimin ikinci kez ortaya
çıkışı ise 1991'e rastladı. Yazar Mehmet Altan, ‘‘Cumhuriyetin demokratikleşmesi
ve siyasal sistemin yeniden yapılanması’’ gerektiğini savunarak, İkinci
Cumhuriyet fikrini ortaya attı.
ÇOCUKLAR BİLE BİLİYOR
SARIŞIN GÜZEL KADIN İki
yıl kadar önce yaşamını yitiren yazar Yavuz Gökmen, Tansu Çiller'e ‘‘Sarışın
güzel kadın’’ adını takmıştı. Gökmen'in aynı adı taşıyan kitabı da ölümünden
sonra piyasaya çıkmıştı.
2.5 GAZETE Turgut Özal,
Başbakanlık döneminin son yıllarında basınla kavgaya başlamış, bir söyleşisi
sırasında ‘‘Türkiye'de ilerde 2.5 gazete kalacağını’’ savunmuştu. Özal,
işadamı Asil Nadir'in basın sektörüne girişini de basının yapısını değiştirmek
amacıyla desteklemişti.
ACI VAR MI ACI Canlı yayında
konuklarına ilginç sorular yönelten ünlü televizyoncu Reha Muhtar, cinsel
organı kopan bir erkeğe, ‘‘Yaranda acı var mı acı’’ sözleriyle izleyenlerini
güldürmüştü.
VAY ANASINI SAYIN SEYİRCİLER
Futbol spikeri rahmetli Aydın Köker'in, 25 yıl kadar önce radyoda bir futbol
maçını anlatırken kullandığı bu deyim, futbolseverler arasında kısa sürede
yayıldı, ve unutulmadı.
GLU GLU DANSI Erbakan'ın
‘‘Glu glu dansı yapıyorlar’’ dediği Susurluk skandalını protesto eden ‘‘Bir
dakika karanlık’’ eylemcileriydi. Ama bu sözcük sokak diline çeşit çeşit
yansıdı.
TAK-ŞAK Doğan Güreş, Genelkurmay
Başkanlığı sırasında kendisini ziyaret eden İngiltere Genelkurmay Başkanının,
‘‘Kadın Başbakanınız emir veriyor mu’’ sorusuna, ‘‘Tak diye emir veriyor,
ben de şak diye selamı çakıp emri uyguluyorum’’ demişti. Güreş'e buradan
hareketle ‘‘Tak-şak Paşa’’ yakıştırması yapıldı.
BALANS AYARI'NI ÇEVİK BİR YAPTI
Emekli Orgeneral Çevik Bir, Genelkurmay
İkinci Başkanı olduğu dönemde Amerikan-Türk Konseyi toplantısı nedeniyle
20-23 Şubat 1997'de çıktığı Amerika gezisi sırasında, laiklik karşıtlarına
gözdağı vermek üzere tankların Sincan caddelerinden geçirilmesini kendine
özgü sözcüklerle yorumladı: ‘‘Sincan'da demokrasiye balans ayarı yaptık.’’
verdimse ben verdim
Süleyman Demirel, Cumhurbaşkanı seçilmesinden
hemen önce başbakanlığı sırasında patlayan ‘‘İlksan skandalı’’ sırasında
kendisine de suçlamalar yöneltilmesi üzerine, ‘‘Verdimse ben verdim, ne
olacak?’’ diyerek sıyrılmıştı. Günlük dolaşımda artık veren verene!
çiller incileri
YA BİTECEK YA BİTECEK Tansu
Çiller'in Başbakanlığı döneminde, 27 Ekim 1993'te, PKK ile mücadele konusunda
söylediği ‘‘Bu iş ya bitecek, ya bitecek’’ sözleri, daha sonra bir kalıp
haline geldi. Artık günlük dolaşımda olur olmaz her yerde duyuluyor.
BEYAZ SAYFA DYP Genel
Başkanı Çiller, Refahyol koalisyonundan sonra ‘‘Beyaz sayfa’’ dönemi başlattı.
‘‘Yeni sayfa yeni başlangıç’’ diyen Çiller gibi beyaz sayfanın çağrışımlarını
toplum da bol keseden kullanıyor.
DEMİREL BİR BİLEN
12 Eylül sonrasında 10 yıl siyaset
yasağı getirilen Süleyman Demirel, AP'nin devamı durumundaki DYP'yi perde
arkasından yönetiyordu. Bu günlerde Tercüman gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak,
siyasi yasaklar nedeniyle yazılarında ‘‘Bir bilen’’ lakabını taktığı Demirel'in
sözcülüğünü üstlenmişti. Artık herkesin kendine göre ‘Bir bilen’’i var.
ECEVİT BİR BÖLEN
Bülent Ecevit'e, siyasi yasaklı olduğu
1985'te eşi Rahşan Ecevit'in başkanlığında DSP'yi kurarak SHP'nin oylarını
böldüğü gerekçesiyle ‘‘Bir bölen’’ adı verilmişti. Ancak SHP'nin sürekli
oy kaybı ve daha sonra CHP'nin açılmasıyla Ecevit'in lakabı olarak unutuldu
ama lafın kendi kaldı baki...
ERBAKAN YAKIŞTIRMASI: BATI KULÜBÜ
Necmettin Erbakan, MSP Genel Başkanlığı
sırasında öbür partileri, İslam'ı gözardı ettikleri, İslam dünyası yerine
Batı dünyasıyla içiçe olmayı ve Avrupa Topluluğu'na girmeyi amaçladıkları
için ‘‘Batı Kulübü’’ olarak adlandırdı.
GÜLDEMİR: BEYAZ TÜRKLER
‘‘Beyaz Türkler’’ kavramını ilk kez
gazeteci Ufuk Güldemir, Cumhuriyet'te ortaya attı. Turgut Özal'ın Başbakan
olduğu ilk yıllarda yazdığı yazısında Güldemir, ‘‘Malatyalı bir Cumhurbaşkanı
olmasına sınıfsal açıdan karşı çıkan ve kültürel iktidarı ellerinde tutan
elitleri’’ eleştirdi ve bu kesimi ‘‘Beyaz Türkler’’ olarak adlandırdı.
Güldemir'in 1984'te kullandığı kavram, 2000'ler Türkiyesi’nde farklı bir
içerik kazandı. Beş yıl kadar önce Hürriyet'teki bir yazısında, ‘‘Beyaz
Türkler’’i kullanan Serdar Turgut, bu kavramı ‘‘Ben Beyaz Türk derken insanların
derilerinin değil gönüllerinin beyaz olmasından, yani önyargısız insanlardan
sözettim’’ diye açıkladı.
SON DAKİKA
Motive ediyorum
Popüler laf avcıları arasına son dakikada
katılan bir isim var: Kadir İnanır. ‘‘Derman Bey’’ adlı dizi filmde başrolü
paylaştığı Buket Saygı tarafından telefon mesajları göndererek taciz edilmekle
suçlanınca durumu şöyle açıkladı: ‘‘Ben oyuncularımı mesaj yollayarak motive
ediyorum’’. Artık motive etmek gündelik tarihimizde bu yorumla yerini almaya
aday.
ÖZAL’IN UNUTULMAZLARINDAN: ORTA
DİREK
Turgut Özal'ın, ANAP Genel Başkanı
olarak girdiği 1983 seçim kampanyasında, işçi, memur, emekli, esnaf gibi
dar gelirli kesime ‘‘Ortadireği güçlendireceğiz’’ sloganıyla seslenmişti.
Özal, bu slogan sayesinde dar gelirli kesimin oylarını toplamış, ancak
iktidar yıllarında ‘‘Ortadireği yok ettiği’’ eleştirilerine muhatap olmuştu.
Bu slogan sosyal ve siyasi litaratürde de sağlam yer edindi.
17 Eylül 2000/Hürriyet